Sedef rüyasında bile
Serhat’ın onu bırakıp gittiğini ıssız bir çölde yapayalnız kaldığını görüyordu…
“ Çok sevdim seni
gitme… Yapma kıyma bana…”
“ Sen sadece açsın
Sedef.. İlgiye.. Aşka.. Şefkate açsın.. Muhtaçsın… Senin dermanın bende değil…”
“ Neden geldin o zaman?
Neden yaktın içimi? .. Neden tutuşturdun yüreğimi?...”
“ Sen bir hayale
aldandın... Kandın aptalsın bana aldandın… Şimdi bunun ızdırabı seni yakacak..
Kendine iyi bak Sedef”
“ SERHAT !”
“ Efendim..”
“ Gitme…..”
“ Hoşça kal…”
“Gitme..Gitme..Gitme….GİTMEE..”
…..
“Sedef .. Hayatım..
Sedeff.. Canım uyan.. Canımm… Sedef’imm..”
Sedef sıçrayarak
uyandı. …. Gördüğü kişi kocası olmamalıydı…
Boş bakan gözleri Serhat’ı aradı.
Kocası her şeyin
düzeldiğini zannederek yaşıyordu haftalardır. Sedef ona hiçbir şey belli etmese
de rüyalarında her gün Serhat’ı görüyor ve onun gidişini sindiremiyordu. Ona
ulaşamamak Sedef’i çileden çıkarıyordu. Ulaşsa belki bu kadar değerli
olmayacaktı. Serhat’a elini uzatıp ona ulaşamıyordu..
“Sedef’im noldu kabus
mu gördün?”
“Hıı? Şey..Evet canım
kötü bir rüyaydı.”
“Korkma bitanem bak
gitme diye sayıklıyordun ben hep seninleyim. Gitmiyorum hiçbir yere. Biz senle
çok güzel günler göreceğiz canımıniçi..
Sedef’in başını göğsüne
yaslayan kocasının sıcaklığı her zamankinden daha çok yakıyordu bedenini. Her
gün biraz daha Serhat’a bağlanıyor kocasına ise sadece acıyordu. Bu kadar
sevmesine rağmen karısının aklında başkasının olmasına kocası adına üzülüyordu
ama deli gönlüne de güç yetiremiyordu.
Artık tek dert ortağı
Nuray annesi olmuştu. Ona her şeyi anlatıyor, ardı arkası kesilmeyen rüyalardan
bahsediyordu. Nuray her seferinde kocasını seçmesi gerektiğini söylese de Sedef
onu dinlemiyordu. Kocasına karşı gülen ama içinden başkasına ait olduğunu
hisseden bir kadını oynuyordu…
O gün yine Nuray
annesinde otururken aklına Serhat geldi. Hayal alemine daldı. Düşündü.. Düşündü..
“ Bak işte kızım
karıştırma kabına tüm malzemeleri koyduktan sonra yavaş yavaş unu ekleyeceksin,
sakın birden dökme ha yavaş yavaş koy.. Ondan sonra..”
“Biliyor musun anne iki
buçuk ay oldu.. O hala yok..”
“ Unu ekledikten
sonra.. Hı? Ne dedin kızım?”
“ O diyorum.. Hala
yok.. Gelmeyecek.. Boş bir hayalin peşinde amaçsızca koşuyorum”
“Bak kızım bu zamana
kadar sana hep kocanı seçmen yönünde nasihat verdim ama sen umut olmasa da bu
çocuğa bu kadar bağlandıysan var git bul onu. Madem o olmadan olmuyor sende onu
bul ki her şey olsun. Kocana da yazık onu da kandırma.”
“Nuray anne kocama o
kadar üzülüyorum ki ama kalbimde beni dinlemiyor. Gözlerim Serhat’ın bana
bakışlarını istiyor kulaklarımsa tatlı sözlerini...”
“ Anladım kızım git bul
sevdiğini…”
“ Bulacam anne onu
bulup bunların hesabını soracam..”